Beypazarı Masaj Salonu Esra Hanım

Beypazarı Masaj Salonu

Beypazarı Masaj Salonu Dolayısıyla aynı cinsten biriyle seks oluşturmaya karşı açık bir yasak yoktu aslen ama bireyin yaş, sınıf ve yataktaki konumuna bağlı olarak eşcinsel cinsellik riskli olabiliyordu. Yanlış bir adamı dişi konumuna sokmak, ölümcül bir kumar olabilirdi, zira şehrin karmaşa yasa ve âdet örgüsü bu benzer biçimde durumları epey tehlikeli hale getirmişti. Yunanların eşcinselliğe karşı tutumları seks dürtüsünün kökenlerine dair kültürel inançlarından kaynaklanıyordu kısmen. Platon bu dürtüyü insanlığın başlangıçta üç cinse ayrılmasına dayandırıyordu: erkek, kadın ve aynı anda her ikisi.

Başlangıçta insanlar iki yüze, iki tür cinsel organa, dört ayağa ve dört kola sahipti. Bu ön-insanların başlangıçtaki gövde yapısı öylesine iyi işliyordu ki, tanrıların huzurunda kibre kapıldılar. Bu da Zeus’u kızdırıp hepsini ikiye byaşama veda etmesine yol açtı. Sonuç şimdiki insanoğlu oldu; ömürleri süresince öteki yarılarını aramaya mahkum canlılar. Androjenlikten gelenler karşı cinsel özlemeye başladı. Çift dişiden yontulmuş kadınlar hanımları aradı, çift erkekten yontulanlar da erkeklere ilgi duydu. İnsanların kendileriyle aynı yalnızlığı çeken başkalarıyla birleştiklerinde hissettikleri rahatlığa aşk diyordu Platon.

Beypazarı Masaj Salonu

Beypazarı Masaj Salonu Platon kendi tercihlerini de gizlememişti. Çift erkekten kesilip gelenler “soylarının en iyileridir, ” diyordu Platon: “cesur, mert ve eril”. Doğal olarak onlar “her ne kadar âdet gereği bunu meydana getirmeye mecbur edilseler de” hanımlarla evlenmeye ilgi duymuyordu. Bu fikirler, Oscar Wilde’ın livata suçlamasından dolayı ilk kere mahkemeye çıkıp jüriye Platon’un sempozyum kitabından söz ettiği 20. Yüzyıl başı şeklinde geç bir tarihe kadar ağırlığını korumuştur. Wilde, Londra’da hıncahınç dolu mahkeme salonunda Platon’dan alıntılar yaparak, “adını koymaya cüret edemeyen aşkı” savunurken, eşcinselliği “sevginin en asil formu” şeklinde tarif ederek “bunda doğadışı bir şeyin olmadığını” söylemiştir. [31] (bkz. 8. Bölüm).

Tüm Yunanlar Platon’la aynı fikirde değildi elbette, ama çoğu Yunan topluluğu erkek erkeğe seksi eğitim sistemlerine dahil etmişti. Girit’de erkekler, oğlanları sembolik olarak kaçırıp kıra götürerek erkeklik eğitiminden geçiriyorlardı. Birkaç ay sonrasında askeri teçhizat kuşanan oğlanlar yetişkin olarak karşılanıyordu. Süreç katı ilkelerle yürütülüyordu. Oğlanlar hocalarının kendilerini cinsel açıdan doyum edip etmediklerini rapor etmekle yükümlüydüler; eğer hocaları onları doyum edemiyorsa, oğulların onları kovma izni vardı.